1998 yılında lise son sınıftaydım. Okullar üzerinde askeri helikopterler, oturma eylemi yapan öğrencilere joplar, üzerine polis yatmış boylu boyunca yerde uzanan bu durumdansa ölmeyi tercih edecek şekilde ağlayan üniversite öğrencisi ablalar, ağzı yüzü kan içinde abiler… Üniversitede başörtü üzerine peruk taktık. Üniversitede televizyoncuları çağırıp “şu şebekleri çekin” diyen hocalarla mücadele ettik. Psikolojim bozuldu psikologa gittim. “Türkiye Cumhuriyetinde yaşıyorsan böyle öğretmen olamazsın, o zaman İran’a gideceksin ” cevabını aldım. Özvatanında garip olmak neymiş iliklerimize kadar hissettik. Yazacak, anlatacak o kadar çok şey var ki.. Kızım olmasını hiç istemedim ve Rabbim iki erkek evlat nasip etti Elhamdülillah. Doğru ya da yanlış bilemiyorum sırf yaşadıklarımı yaşamasından korktuğum için.
“O zaman İran’a gideceksin”
