Ben Uludağ Üniversitesi Kimya Bölümü 2. sınıf öğrencisiyken 28 şubat dönemiyle baş başa kaldık. Hala da bu dönemin ceremesini çekiyoruz. Hayalim kimyager olmaktı ama o zamanın darbecileri, başörtü düşmanları önce sınıfta örtümüze hakaret etmeye başladılar ve dersten attılar aşağılarcasına. Daha sonra ise rektörlük, kampüs girişine silahlı asker yerleştirdi. Otobüslerde tek tek denetim yapılıp başörtülü öğrencileri aşağıya indirdiler. “Ya başınızı açarsınız ya da okula giremezsiniz” bilgisini verip geri yolladılar açılmayanları. Velhasıl bir mektupla okuldan attılar bizleri ve tüm hayallerimize son verdiler. Tabii bunlar burda anlattığımız kadar basit değil. Çok direndik, çok ağladık. Olmadı. Hiçbir şey düzelmedi. Hatta tıp son sınıfta bir arkadaşım vardı, o bile başörtüsünü açmadı ve okuldan atıldı. Hakkımız sonuna kadar haram olsun.
Bir Mektupla Son Verilen Hayaller
