12 Eylül 1980
1980 ihtilali sonrası bazı üniversitelerde başörtüsü yasağı başlatıldı. Örneğin Selçuk Üniversitesi Rektörü Neşet Çağatay ve Üniversite Senatosu, Bölge Sıkı Yönetim Komutanı Bedrettin Demirel’in kıyafetle ilgili kararını destekleme kararı aldı. Bu tarihte Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi olan Fatma Akdokur’un tanıklığına göre, bahçe duvarı olmayan fakülteye kontrolü kolaylaştırmak üzere duvar inşa edildi ve girişe asker kulübesi kondu. Aynı şekilde Mimar Sinan Üniversitesi öğrencisi Hasibe Turan’ın bitirme tezi, grafik bölümü jüri üyeleri tarafından başörtülü olduğu için değerlendirmedi. İtiraz üzerine projesine 100 üzerinden 01 puan verildi. Ara ara verdiği üç projesi ret edildiği gibi gerekçe olarak resmi bir evrak sunulmadı. Akabinde kılık kıyafet yönetmeliğine uymadığı gerekçesi ile okuldan kaydı silindi.
22 Temmuz 1981
Başbakan Bülent Ulusu başkanlığında Bakanlar Kurulu, “Milli Eğitim Bakanlığı ile Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık Kıyafetlerine İlişkin Yönetmeliği kabul etti. Buna göre kıyafet en ince ayrıntısına göre düzenlendi.
Madde 11 – Ortaokullarda
- Kız öğrenciler: Siyah önlük giyerler, beyaz yaka takarlar. Okul içinde başı açık, saçlar temiz, düzgün taranmış olur. Saçlar, uzun olması halinde örülür veya arkaya toplanarak bağlanır. Öğrencilerin mevsime göre giyecekleri çorap, ayakkabı gibi diğer giyim eşyası 14. Maddeye uygun olarak düzenlenir. Zincir, kolye, yüzük, küpe, bilezik vb. ziynet eşyası takılmaz.
- Erkek öğrenciler: Ceket, gömlek ve pantolon giyerler; kravat takarlar. Ancak okul yönetimince uygun görülmesi halinde, sıcak mevsimde sadece gömlek ve soğuk mevsimde ceket altına kapalı yaka kazak giyebilir. Okul içinde baş açık, saçlar kısa ve temiz olur. Zincir, kolye, yüzük vb. ziynet eşyası takılmaz.
Madde 12- Lise ve dengi okullarda
- Kız öğrenciler: Okulca seçilen bir renkte vücut hatlarını belli etmeyecek şekilde, yırtmaçsız, kolsuz ve diz kapağını örtecek boyda bir FORMA giyerler. Bu forma içine mevsimin özelliklerine göre formayla uyum sağlayacak şekilde, kapalı yaka uzun veya kollu bluz veya kazak giyerler. Okul içinde baş açık, saçlar temiz ve düzgün taranmış olup uzun olması halinde örülür veya arkaya toplanarak bağlanır. Makyaj yapılmaz, kaşlar alınmaz, tırnak uzatılmaz ve cilalanmaz. Yüzük, küpe, kolye, iğne ve bilezik gibi süs ve ziynet eşyası takılmaz. Çorap ve ayakkabı gibi diğer giyim eşyası 14. Ve 15. Maddeye göre düzenlenir.
- Erkek Öğrenciler: Ceket, gömlek ve pantolon giyerler; kravat takarlar. Okul yönetimince uygun görülmesi halinde, sıcak mevsimde sadece gömlek ve soğuk mevsimde ceket altına kapalı yaka kazak giyebilir. Okul içinde baş açık, saçlar kısa ve temiz olur. Ense düz ve açık olup favori, sakal ve bıyık bırakılmaz. Zincir, kolye, yüzük vb. ziynet eşyası takılmaz.
Aynı şekilde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı yüksekokul öğrencileri için yönetmelik maddesi
- “Kız öğrenciler: Elbiseler temiz, düzgün, ütülü, sade, ayakkabılar ve çizmeler sade ve normal topuklu, baş açık saçlar düzgün taranmış ve toplanmış olacak, kurum içinde baş örtülmeyecek.
- Erkek öğrenciler: Elbiseler ve ayakkabılar temiz, düzgün olacak, kurum içinde baş açık bulunacak, aşırı derecede favori ve saç uzatılmayacak, sakal bırakılmayacak, bıyık varsa temiz, taranmış ve dudak kenarını taşmayacak şekilde kesilecektir. Kravat takılacaktır. Sıcak mevsimde sadece gömlek ve soğuk mevsimde ceket altına kapalı yakalı kazak giyilebilecektir.” şeklindeydi. (RG: 07.12.1981, s.17537) Bu suretle sadece Milli Eğitim Bakanlığına bağlı yüksek okul öğrencileri, yönetmelik kapsamına alınmıştır. (Yazar Notu)
16 Temmuz 1982
Milli Güvenlik Konseyinin oluşturduğu Bakanlar Kurulu tarafından “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık Kıyafetine Dair Yönetmelik” yürürlüğe kondu. Madde 5 – 2 nci maddede sözü edilen personelin kılık ve kıyafette uyacakları hususlar:
- Kadınlar; Elbiseler temiz, düzgün, ütülü, sade; ayakkabılar ve/veya çizmeler sade ve normal topuklu, boyalı; görev mahallinde baş daima açık, saçlar düzgün taranmış veya toplanmış; tırnaklar normal kesilmiş olur. Ancak bazı hizmetler için özel iş kıyafeti varsa görev sırasında kurum amirinin izni ile bu kıyafet kullanılır. Pantolon, kolsuz ve çok açık yakalı gömlek, bluz veya elbise giyilmez. Etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olamaz. Terlik tipi (sandalet) ayakkabı giyilmez.
- Erkekler; Elbiseler temiz, düzgün, ütülü ve sade; ayakkabılar kapalı, temiz ve boyalı giyilir. Sandalet veya atkılı ayakkabı giyilmez. Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bulundurulur. Kulak ortasından aşağıda favori bırakılmaz. Saçlar, kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta enseden gömlek yakasını aşmayacak şekilde uzatılabilir, temiz bakımlı ve taranmış olur. Her gün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz. Bıyık tabii olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez. Üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir. (Değişik: 7/8/1991 – 91/2048 K.) Bina içinde gömleksiz, kravatsız ve çorapsız dolaşılmaz.” hükmünü taşımaktaydı. (RG: 25.10.1982, 17849 sayılı)
26 Kasım 1982
22.07.1981 tarihli Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullardaki Görevlilerle Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelikte değişiklik yapıldı. Bu değişiklikle yönetmelikten ilk metinde yer alan “yüksek okullar” ifadesi çıkartıldı. 21. maddede yapılan değişiklik üzerine madde metni “(b)u yönetmelik hükümleri ilkokul, ortaokul, lise ve dengi okullar için daha önceki yönetmeliklerde giyimle ilgili olarak getirilmiş olan hükümlerin yerine geçer” şeklini aldı. (RG: 24 Aralık 1982 ve 17908 sayılı ) Bu suretle üniversite öğrencileri yönetmelik kapsamı dışına çıkartılmış oldu. (Yazar Notu)
30 Aralık 1982
Yükseköğretim Kurulu “çağdaş kıyafet” zorunluluğu öngören kılık kıyafet genelgesi yayınladı. Genelge ile, “a. Yükseköğretim kurumlarında bulunan bilumum görevli ve öğrencilerin Atatürk devrim ve ilkelerine uygun, uygar, aşırılığa kaçmayacak şekilde sade bir kılık kıyafetle bulunmaları esastır. b. Yabancı uyruklu öğrenciler de dahil olmak üzere, bütün kız ve erkek öğrencilerin, elbise, gömlek ve ayakkabıları temiz, düzgün ve sade olacak; başı açık olacak ve kurum içinde baş örtmeyecektir.” hükmü getirdi. (YÖK. N: 7327)
Bu tarihten itibaren bazı üniversitelerde öğrenciler başlarını örttükleri için okula alınmazken, bazı üniversitelerde disiplin cezaları verildi. Bir kısmında ise öğrenciler eğitimlerine sorunsuz olarak devam ettiler. (Yazar Notu)
10 Mayıs 1984
Yükseköğretim Kurumu öğrencilerin modern bir şekilde türban kullanabileceklerini öngören bir genelge yayımlayarak üniversite rektörlerine duyurdu. Genelgede; “20 Aralık 1982 tarihli genelge ile ilgili olarak yapılan görüşmelerde, yükseköğretim kurumlarında öğrenim gören kız öğrencilerin başlarının açık olması esası yar almış olmasına rağmen, bazı yükseköğretim kurumlarında, sayıları az da olsa bazı kız öğrencilerin müessese içinde başörtüsü kullandıkları konusu üzerinde durarak bu durumun etkin bir surette önlenmesi gerektiği; ancak modern bir şekilde ‘türban’ kullanılabileceği görüşü çoğunlukla benimsendi.” ifadelerine yer verildi. (YÖK. N: 84.15.527) Bu suretle üniversitelerde kısmi başörtüsü “türban” serbest oldu. (Yazar Notu)
10 Ekim 1984
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, diploma ve her türlü belgeye yapıştırılacak fotoğrafların “tanınmalarını engellemeyecek bir biçimde olmak koşulu ile türbanlı olabileceğini” üniversitelere bildirdi. 8