Yıl 2003. Boğaziçi’nde ilk ayımdı, üniversite bursuna başvurmuştum. Burs mülakatlarına çağrıldım. Mülakata daha önce katılanlar dediler ki burs mülakatında mavi gözlü kel biri var, ismi Özgür’dü sanırım, o kapalılara burs vermiyor, ismin onun listesinde ise burs alamazsın. İnanmadım pek, gayet iyi niyetliydim odaya girerken, bahsettikleri kel ve mavi gözlü kişi okumuştu ismimi. Masaya geçtim, ceketimi çıkardığım için birkaç saniye oyalanınca tam otururken üstünü başka bir kağıtla kapattığı değerlendirme kağıdını gördüm. Daha doğrusu listedeki adımın önüne çarpı işareti koyduğunu gördüm. Öncesindeki birkaç ismin önünde tikler vardı. Bana bir soru bile sormadan çarpı işareti koymuştu. Şok oldum. Yüzüme bile bakmadan göstermelik iki soru sordu, kalkabilirsin dedi. Ve sonra tabiki bütün diğer onun listesine gelen başörtülüler gibi bursum çıkmadı. Sonra öğrendim ki akademisyenmiş kendisi. Özgür adı da insanı adil ve iyi yapmıyormuş. Bunun gibi onlarca şey yaşadım, hepsi ayrı bir travma benim için. Asla unutamayacağım.
Adil Olmayan Özgür
